logoİncilanaliz

MÜJDE | İncilanaliz

İncil’in en çok bilinen ayeti

Incil'in en cok bilinen ayeti

İNCİL'İN EN ÇOK BİLİNEN AYETİ

İncil’in en çok bilinen ayeti Yuhanna 3’te bulunuyor. İncil’in bu bölümünde Yahudilerin bir önderi İsa’ya geldi. Muhtemelen diğer Yahudilerin tepkisinden korktuğu için kimse onu görmesin diye gece geldi. Nikodim adlı bu önderle konuşurken İsa, Nikodim’in yeniden doğması gerektiğini söyledi. Nikodim şaşırdı. İsa iki farklı doğum – biri fiziksel ancak diğeri ruhsal – hakkında konuştu. Bu ruhsal hayata nasıl girilebileceğini anlatmak için İsa şöyle konuştu:

Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlu’nu verdi. Öyle ki, O’na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, hepsi sonsuz yaşama kavuşsun. (Yuhanna 3:16; Kutsal Kitap)

Nikodim İsa’nın bahsettiği ruhsal gerçekleri anlasın diye İsa bunu örnekle açıkladı. İsrail’in tarihinden bir olayı benzetme olarak seçerek şöyle anlattı:

Musa çölde yılanı nasıl yukarı kaldırdıysa, İnsanoğlu’nun da öylece yukarı kaldırılması gerekir. Öyle ki, O’na iman eden herkes sonsuz yaşama kavuşsun. (Yuhanna 3:14-15; Kutsal Kitap)

Bu olay İsrail halkının Musa’nın önderliğinde Mısır’dan çıkmasından sonra oldu. İsrail halkı çölde yaşadıkları su sıkıntısı ve Tanrı’nın onlara sağladığı yiyecek hakkında şikayet ettiler. Hatta Çölde ölelim diye mi bizi Mısırdan çıkardınız? dediler. Yargı olarak RAB halk arasına yılanlar gönderdi. Yılanlar halkı ısırdı ve bir çok kişi öldü. Halk tövbe edince RAB onlara bir kurtuluş yolu açtı. RAB Musa’ya, “Bir yılan yap ve onu bir direğin üzerine koy. Isırılan herkes ona bakınca yaşayacaktır” dedi (Çölde Sayım 21:5,8; Kutsal Kitap). RAB’bin söylediği gibi Musa tunç bir yılan yaptı ve onu bir direk üzerine koydu. Direk üzerine kaldırılan tunç yılana bakan her insan yaşadı.

Bu örneği seçmekle İsa Kendisini tunç yılana benzetti. Kendisinin tunç yılan gibi yukarı kaldırılması gerektiğini söyledi. Yukarı kaldırıldığında ona iman eden herkesin sonsuz yaşama kavuşacağını söyledi. İsa ne demek istiyordu? Neden Kendisini bir yılana benzetti?

Petrus’un sözleri bize yardımcı oluyor: Kendisi günahlarımızı çarmıhta bedeninde yüklendi (1. Petrus 2:24). Pavlus da bunu anlattı: Çünkü Mesih’te Tanrı’nın doğruluğu olalım diye, günahı tanımamış olan Mesih’ı bizim uğrumuza günah yaptı (2. Korintliler 5:21).

Yılan kötülüğün simgesidir. Mesih çarmıhta ölürken tüm insanlığın günahlarını kendi üzerine yüklenmekle bizim için kötülük oldu. Bizim suçumuzu kendi üzerine aldı. Bizim günahlarımız için kefaret sağladı. Kurban olmak yoluyla Tanrı’nın adaletini sağladı. Çölde yılan tarafından ısırılan halkın tunç yılana baktığı gibi biz de imanla İsa Mesih’e Kurtarıcımız olarak bakarsak yaşarız.

İncil’in en çok bilinen ayeti Yuhanna 3:16’yı tekrar okuyalım:

Çünkü Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlu’nu verdi. Öyle ki, O’na iman edenlerin hiçbiri mahvolmasın, hepsi sonsuz yaşama kavuşsun.

Bu ayet çok sevilen bir ayettir. İsa Mesih’in Kendi ağzından sevgi dolu bir hayat teklifi bu ayette bulunuyor. Neden Tanrı biricik Oğlu’nu verdi? Dünyayı o kadar sevdiği için. Oğlu’nu vermesine ne gerek vardı? Biz de İsrail halkı gibi Tanrı’ya karşı geldik. Olması gereken şekilde O’na şükretmedik, O’nu yüceltmedik. Ne O’nu ne de diğer insanları olması gereken şekilde sevmedik. Tanrı’dan gelecek yargı hak ettiğimiz karşılıktır. Bizi çok sevdiği halde adaleti sağlanmadan Tanrı bizi affedemez çünkü O kutsaldır. Onun için Oğlu’nu verdi. Tunç yılan simgesi gibi İsa bizim için kötü oldu. Bizi kurtarmak için Tanrı bütün suçlarımızı İsa üzerine koydu. Çarmıhta Tanrı’nın adil gazabı Mesih üzerine düştü. İsa Mesih bizim yerimize sözle anlatılamaz acılar çekti. Ama çarmıhta ölürken İsa “Tamamlanmıştır” dedi. Görevi tamamlanmıştı. Günahımızın bedeli ödenmişti. Üç gün sonra İsa mezardan diri çıktı. Şimdi yargı yerine Tanrı her insana bağışlama ve yaşam sunuyor. Tanrı Oğlu İsa Mesih’e iman edenlerin hiçbiri mahvolmayacak, hepsi sonsuz yaşama kavuşacak. Tanrı’nın sevgisinin yol açtığı bu yaşamı almaya siz de davetlisiniz.